Akıl mı? Kalp mi?

Daha dar bir kapsamdaysa akıl, anlayış karşısında ruhun bir bütün olarak anlama, (doğru) kavrama (soyutlama) hükme varma kapasitesidir. Kısacası akıl, birbiriyle bağlantı kurarak kıyaslayan, inceleyen düşünce ve anlama, yani kelimelerin ve kavramların manalarını bilme yeteneği demektir. Kalp, vücudumuza gerekli besin maddelerini ve oksijeni sağlayan kanı, dolaşım sistemimiz içinde hareket ettiren, çok dayanıklı kas grubundan oluşan bir pompa. Kalp, göğsümüzün ortasında göğüs kemiğinin hemen altında yer alıyor. Kalbin dış yüzünü perikard denilen çepeçevre bir zar kaplıyor.

        Akıl ve kalp birlikte hareket edebilir mi? Biraz zor olsa da mümkün diye düşünüyorum. Tabi genelde kalbin istediğini akıl kabullenmez ve mantıklı açıklamalar yapar. Ama aklın istediğini ise kalp kabullenmez. Hepimizin zaman zaman bu kalp ve akıl arasında kalmışlığı olmuştur. Bunun olması gayet normaldir. Tabi hangisine göre karar vereceğiz o kısım sıkıntılı. Malum birinden biri kabullenmez ise zor durumdayız. Ya kazanırız ya da kaybederiz. Bu ihtimal üzerine kurulu bir düzendir. 
        Kalp ve akıl arasında en çok ilişkiler konusunda arada kalırız. Özellikle sevdiğimiz ama bize uymayan kişiler için desek daha doğru olur. Tabi tam tersi mantık olarak uyup kalpten yana bir şey hissetmediklerimiz de var. Bu diğer ihtimale göre daha azdır sadece. Malum kalp daha çabuk etkilenir ve hisseder. Akıl biraz daha temkinli davranır bu konuda. 
        Duygularımız her zaman için önemlidir. Duygularımız kalp için daha etkili diye düşünüyorum. Akıl için biraz durum farklı. Kalp sevgiden, iyi ve kötüye bakmaktan ziyade hissetmekten yana olur. Ama akıl daha şeffaf ve gerçekçi olur. Gerçekleri olduğu gibi görür ve değerlendirir. Kalbin süzgeç delikleri geniş iken aklın ise daha dar olur. Bu yüzden hata yapmaya ve yanlış yönlendirilmeye izin vermez. Daha mantıklı ve birazda duygusuz olarak düşünmesi bundandır. Bazen de olması gereken diye düşünüyorum. Sonuçta çoğu insan kalbinin etkisinden kırılır ve üzülür. 
        Kalbin yapamadığını akıl yapar ve devreye girer. Kalpten daha sert ve daha dikkatlidir. Birazda duygusuz olması ondandır. Hisleri ile değil de mantıklı açıklamaları ile hareket eder. Yanlış yapma ihtimali bu yüzden daha azdır. Tabi bu her zaman için geçerli bir durum değildir. Sonuçta aklında yanlış yapma ihtimali vardır. Bunu da bilmek gerekir. Sadece seçim yapman gerektiğinde hangisi daha ağır basıyor onu bilmen ve kesin emin olman gerekiyor. Sonuçta bunu isteyen kişi sensin. Aynı zamanda sonuçlarına katlanacak olacak kişi de sen olursun. Bu yüzden seçim yaparken oldukça dikkatli olmak gerekir. 
        Bir örnek üzerinden konuşmak istiyorum. Çok sevdiğiniz birisi var ama kötü alışkanlıkları var ne yaparsınız? Kalbiniz kesinlikle ondan yanadır ve çok seviyorsunuz. Ama akıl yanlışları görüyor ve kabul etmiyor. Ne yapılır bu noktada. Alışkanlıklar yerine başka şeyler de diyebiliriz. Sizin aklınızın kabul etmediği şeyleri koyun o tarafa ve düşünün. İkisi arasında kalınca ne yaparsınız? Kalbi seçerseniz sonunda üzüleceksiniz. Aklı seçerseniz yine onsuz üzüleceksiniz. Ne kadar tuhaf değil mi. Her koşulda üzülen oluyor insan. O zaman da insan kalbi seç zaten her türlü üzülüyor diyesi geliyor. Ama tabi bu kolay bir karar değildir. Sonuçları oldukça ağır olabilir. Ailenizin istemediği biri de olabilir. Seçim yapmak zorunda kalsanız kötü olur yine. Hangi tarafı seçerseniz seçin olmaz. Orta yol kabullenmek ve düzeltmekte ama tabi bu her zaman mümkün olmuyor. Oldurabilene ne mutlu. Yoksa da seçimler sonucu yaşama bakar ve ne ise onu yaşar. Umarım güzel bir sonuç olur seçmek zorunda kalanlar için.
        Peki, bu tür durumlarda ne yapmamız gerekiyor? Yani karar alırken neye göre karar vermemiz gerekiyor. Değerlendirmeyi kendimiz için en iyi şekilde yapmalıyız. Sonuçta kalp olsun akıl olsun bizim iyiliğimiz için bu uğraşı veriyor. Her hâlükârda bizi korumaya çalışıyorlar. Bedenimiz bizim mutlu olmamızı istiyor. Ama biz hangisini istiyoruz onu bilmeliyiz. Kalp ve akıl ayrılmaz iki parçadır aslında. İkisi birlikte olunca daha güzel sonuçlar elde edilir. Sadece arada farklı seçimler ya da farklı düşüncelere neden olabilirler. İkisi de bizim ihtiyacımız olanı sunar. Sadece hangisi daha ihtiyaç duyduğumuz onu bulmaktır önemli olan. 
        Kendimize soracağımız soru hangi tarafı dinlemeliyim değil de benim için hangisi iyi olur demektir. Yani kalp ve akıl olarak ayırmak yerine ikisini bir bütün olarak görüp bana uyan neler diye bakmak gerekiyor. Ayrıştırmadan genele bakmak lazım. O zaman artı eksiler çıkar ortaya. Artılar çoğunlukta ise seçim ondan yana olmalıdır. Yoksa zaten baştan kaybetmiş olur ve bile bile lades demiş olursunuz. Yani bir insan bile bile de kaybetmek istemez sanırım. Her insan kendini sevip değer vermelidir. Ondan sonra her şey düzelir. 
        Olurda bir gün kalp ve akıl arasında kalırsanız ne yapacağınızı biliyorsunuz. İkisini bir araya getirip size ne gerekli ona bakmalısınız. Ondan sonra bir karar verirsiniz. Unutmayın kararınız ne olursa olsun bunu siz vermiş olursunuz. O yüzden sizi sizden başkası bilemez. Ne istediğinizi bilin ve emin olun. İyi ve güzel her daim yanınızda olsun. Seçimleriniz de her zaman güzel sonuçlansın. Umarım hiç arada kalmazsınız. Netlik her zaman iyidir. Kalp ve aklın birlikte hareket etmesini dilerim. Sevgiyle kalın. 😊💖🍀 

Yorumlar

  1. Yo creo que si cuando se reflexiona y se medita que hacer uniendo todos los puntos. Te mando un beso.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sí, es una buena decisión y necesaria. Debemos hacer todo lo que sea necesario por él. Le lancé un beso. 😊

      Sil
  2. biz türkler sanırım kalbi seçiyoruz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet sanırım içtenlik nedense bizim için önemli. 😊

      Sil
  3. Burcum gereği çoğunlukla akılla hareket ettiğimi düşünüyorum:) Genellikle de bunu tavsiye ederim.Tabii kalbimiz de sessiz kalmıyor bu arada ama direnebildiğimiz yere kadar:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yani ikisi birlikte güzel olurdu. Fakat arada zıtlaştıkları zamanlar olur. Kalp görmez ama akıl fark eder. O yüzden dikkat etmek şart. 😊 Bu arada burç ne? 😊

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Kadıköy Boğa Heykeli

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Ağaç Ev Sohbetleri 221

Yazı Yazmak!