Kayıtlar

Tanımadığı Bir İnsan Tarafından Kötü Davranışlara Maruz Kalmak!

Resim
            Tanımadığı bir insan tarafından kötü davranışlara maruz kalmanın mantığı nedir sizce? Bunun akla yatkın bir açıklaması olabilir mi? Bana göre hayır. Buna uygun bir cevap bulamadığım gibi haklı bir sebepte göremiyorum. Bizzat yaşamış olmasam da şahit olduğum ve kesinlikle tahammül etmediğim bir olay üzerine bu konuda yazmak istedim. Bu bende o kadar kötü etki yaptı ki yaşayan insanı düşünemiyorum. Bende çaresini yazarak buldum.          Olay basit şu tanımadığınız ve hiç hakkında bilgi sahibi olmadığınız birine bilinçli ki genel olarak bu böyle yapılır, belki de bilinçsiz olarak yapılan kötü davranışlar sonucu kendini kötü hisseden bir insan hakkında konuşmak istiyorum. Tanımadığı bir ortama giren ve yeni olduğu için adapte olma sıkıntı yaşayan biri olduğunu düşünün. Bu bizim içinde geçerli olabilir. Bir iş başvurusu olsun. Haliyle burada bulunduğunuz için biraz gerilmiş hatta birazda heyecanlanmış olabilirsiniz. Git...

İnsan Neyle Yaşar? - Lev Tolstoy (Kitap)

Resim
          Bu kitapta Tolstoy insanlara bir şeyleri öğretmeye ve ders vermek adına 6 adet hikâye yazmıştır. Bu hikâyeler ayrı ayrı güzel ve öğretici nitelikte. İlk hikâyesini sizinle paylaşmak istiyorum. Diğerlerini de okumak için kitabı okumanızı tavsiye ederim. Oldukça güzel ve kısa olduğunu da belirtmek isterim. Kitabın kendisi de çok fazla değildir. Hemen okunan türde bir kitaptır. Kitapta; ' 'İnsan Neyle Yaşar?'', '' Kıvılcımı Söndürmeyen Ateşi Zapt Edemez'', ''Mum'', ''Kızlar Büyüklerden Akıllıymış'', ''İnsana Çok Toprak Gerekir Mi?'', ''İlyas'' hikâyeleri bulunur. Kitaba ismini veren ve ilk hikâyesi olan ''İnsan Neyle Yaşar?'' hakkında bilgi vermek istiyorum.          Hikâyenin kahramanlarından olan Simon adlı bir tüccar vardır. Simon eşi ile birlikte küçük bir kasabada yaşıyor. Durumları pekte iyi değildir. Kış gelmiş ve ısınacak bir deriye ihtiyacı vardır. Simon ayak...

Kahveye Dair İlginç Bilgiler

Resim
        Kahve sevenler burada mı? Kahve hakkında detaylı bilgi vermek istiyorum. Daha doğrusu pek bilinmeyen yönleri hakkında ilginç bilgilerim var. Okuyunca sizin de oldukça dikkatinizi çekecektir diye düşünüyorum. Dünyanın en pahalı kahvesi kedi dışkısından üretiliyor olabilir mi? Peki, kahve bir dönem yasaklanmış mı? Çok tuhaf değil mi? Bunların cevabı yazımda okumaya devam edin. 😉 Dünyanın en pahalı kahvesi olarak bilinen ve çok az üretilen Luwak Kahvesi, Misk kedisinin dışkısından üretiliyormuş. Gerçekten buna bende çok şaşırdım ve yorum yapmamayı seçiyorum. Peki, nasıl olduğunu anlatayım. Misk kedileri kahve çekirdeklerini yutar. Kahve çekirdekleri kedinin yutması ile değişime uğrar ve dışkılama ile tekrar alınır. Dezenfekte edildikten sonra kavrulup ve pişirmek için hazır hale getirilir.   Baristalar, Beethoven'ı hiç sevmezlermiş. Nedeni de Beethoven'ın kahve ile ilgili katı kurallarının olmasından dolayıymış. İçeceği kahvenin 60 kahve çek...

Kardeşimin Hikâyesi - Zülfü Livaneli (Kitap)

Resim
          Kitap başlangıcı İstanbul'un Çatalca ilçesinin bir köyünde geçiyor. Bu köyde bir gün bir cinayet işleniyor. Bu cinayetin kim tarafından işlendiği araştırılması üzerine gelen giden çok olur. Bu konu gazetecilerin de dikkatini çeker. Köye gazeteciler gelir ve olayı araştırmak için ev ev dolaşırlar. Bu evlerden birinde tek başına oturan emekli inşaat mühendisi Ahmet Arslan'ı da gazeteciler rahat bırakmamıştır. Ahmet Arslan'ın bir de bir köpeği vardır.          Gazeteciler köyde yaşayan ve tanınan biri olan Arzu Kahraman'ın cinayetiyle ilgili araştırma yapmak ve katilin kim olduğunu bulmak isterler. Ahmet Arslan cinayetten bir gece önce verilen davette Arzu Kahraman ile birlikte  bulunduğu için oklar ona doğru çevrilmiştir. Son anlarına şahit olduğu için daha çok soru sorulmasına sebep olmuştur. Daha sonra genç ve güzel bir gazeteci Ahmet Arslan'ın evine gelir ve öldürülen Arzu Kahraman hakkında soru sormak istediğini söy...

Verilen Bir İşi Zamanında Yapmanın Önemi

Resim
        Her şeyin bir zamanı vardır. Bu zaman dışında yapılan ne olursa olsun yeteri kadar verim alamayız. Bu bir kitap olabilir, bir film olabilir veya bir gezi olabilir. Bunları zamanı gelmeden ya da zamanı geçtikten sonra yapmak istenilen etkiyi veremeyeceği için verimli gelmeyecektir. Daha doğrusu istenilen duyguyu yansıtmayacaktır. Kitapların da bir zamanı var diye düşünüyorum. Her kitap belli bir yaş ve dönemde okunmalıdır. Gençlik yıllarında okumadığın bir kitabı yaşın ilerlediği zaman okuduğunda, genç olduğunda alacağın mesajı almak için artık geç kalmış olabilirsin. Şunu yapabiliriz bazı kitapları bir kaç dönemde tekrar okuyabiliriz. O zaman fark etmediğin yeni mesajları görebilirsin. Ama ertelemek kitap için de olsa belli kayıplar yaşanabilir. Keşke daha önce okusa idim dediğiniz bir kitap var ise ne demek istediğimi anlarsınız. O yüzden keşke dememek adına okumak istediğiniz kitapları muhakkak okuyun. Sonra okumak için zaman olmayabilir. Bir film içi...

İnsan Hayatı Sınırlıdır, Sınırsız Olan Bilgidir.

Resim
          İnsan hayatının sınırlı olduğunu, bilginin ise sınırsız olduğunu biliriz. Bilgi, genellikle, geçerliliği veya doğruluğu varsayılacak şekilde mümkün olan en yüksek kesinlik derecesi ile karakterize edilen, kişiler veya gruplar için mevcut olan bir dizi gerçek demektir. Bilginin tanımı kullanıldığı alana ve bakış açılarına göre farklılık göstermektedir. Bilgi, ucu bucağı olmayan bir şeydir. İnsan hayatında çok önemli bir yere sahiptir. Bu yüzden insan hayatı sınırlı iken bilgide sınır tanınmaz. Bilginin çokluğu ile insan hayatının yaşam kalitesi de o derece artar. Ne kadar çok bilirsek o kadar kaliteli yaşarız.          İnsan yaşamı boyunca öğrenmeye ve öğrendiklerini hayatına uygulamaya çalışır. Tabi bunu bütün hayatına sığdırma ve yaşatma imkânı yoktur. Çünkü bilginin bir sınırı yoktur. Haliyle de bir insan yaşamı boyunca bilginin bir kısmını hayatında öğrenip uygular. Tabi bunu genişletip büyütmek bizim elimizde. Daha ço...

Yarım Kalmak...

Resim
           Yarım kalmak...          Yarım kalmak, insanın tamamlanması ve eksik kalması demektir. Kişinin kendisini sürekli olarak tamamlanmayacağı hissi doğar. Yarım kalmak ya da yarım bırakılmanın kişi üzerinde olumsuz etkisi çok fazladır. Kendini eksik hissetmesi ve bunu bir türlü tamamlamaması hayatında olumsuz etkilere neden olur. Bu da yaşam sürerken daha zorlanmasına neden olur.               Peki, gel gelelim yarım bırakılmanın insandaki etkisine. Birinde bu duygu olduğunda haksızlığa uğramış gibi hisseder. Bazen de hakkettiğini düşünür. Sonuçta yaşadığı şeyin mantıklı bir açıklaması yoktur. Biri tarafından yarım bırakılmak, özellikle sevdiğiniz biri tarafından yarım kalma hissi çok kötüdür. Bunun tamiri de biraz zor ve aşılması pek mümkün olmayan bir duygudur. O kişi ya da bir başkası tarafından tamamlanmadıkça da kişi kendini her zaman eksik görür. Ne kadar zor değil mi? Bir başkasın...