Kadıköy Boğa Heykeli

İstanbul'un Asya yakasında bulunan Kadıköy lahmacun, zeytin, midye gibi yiyeceklerin satıldığı hareketli balık ve gıda pazarıyla ünlüdür. Dolambaçlı sokaklarındaki rengarenk sokak sanatlarıyla süslü binalarda indie butikler, popüler kafeler ve Anadolu restoranları bulunur. Moda semti kıyılarından Marmara Denizi ve Sultanahmet manzarası görünür.

        Kadıköy Boğa Heykelini bilmeyen yoktur sanırım. Bilmeyen varsa da bu yazı ile öğrenmiş olacaktır. İstanbul'un ilçesi olan Kadıköy'de bulunan ve oldukça önemli olan bir heykeldir. Kadıköy'ün simgesi dersek daha doğru olur. Kadıköy'e gidildiğinde adres sorulduğunda merkez konum boğa heykeli olur. Ona göre adres verilir. 
        Peki, bu boğa heykeli nerden geldi? Bunun bir anlamı var mı? Bunu merak edenler yazıyı okumaya devam etsin. Bende her Kadıköy'e gittiğimde merak ettiğim sorular arasında olurdu. Geçen akşam gittim ve yanından geçince neden var diye yine düşündüm. Bu düşünce sonucu bunu biraz araştırmak ve asıl nedenini öğrenmek istedim. Kendisi gibi gayet dikkat çeken bir hikâyesi var.
        1800 yıllarında heykeltıraş anlamında en ünlü sanatçılardan biri olan Fransız heykeltıraş Isidore Jules Bonheur yaptığı hayvan heykelleri ile ünlü birisidir. Bu yeteneği ile dikkat çekmiştir ve dönemin diğer ünlü bir heykeltıraşı olan Pierre Louis Rouillard'ın dikkatini çekmiştir. Daha sonra onu kendi atölyesine davet eder ve burada çalışmasına devam eder. Hatta Isidore Jules Bonheur çalışmalarının çoğunu bu atölyede yapmıştır.   
        Fransa ve Almanya sınırında bulunan Alsas-Loren bölgesi; zengin kömür rezervleri sebebiyle iki ülke arasında sürekli çatışmaya neden olmuştur. Özellikle Sanayi Devrimi sonrasında bu iki ülke arasında sürekli savaş çıkmasına neden oluyordu. Savaş dolayısı ile sürekli olarak bölge el değiştiriyordu. 1860 yılında Fransızların Almanları yendiği savaşı simgelemek, kızgınlığı ve iriliğiyle Fransızların gücünü anlatmak için Isidore Jules Bonheur tarafından bir boğa heykeli yapıldı. 
        Daha sonra yıl 1870'te Sedan Muharebesi'yle, Alman General Bismarck tarafından Alsas-Loren yeniden geri alınınca, ''Fransızların gücü'' de böylece yeniden Almanya'ya geçti ve meşhur Boğa Heykeli 1871'de Almanya'ya getirildi. Tabi Almanya'da da uzun süre kalmadı. Çünkü Birinci Dünya Savaşı'ndaki Osmanlı ve Almanya ittifakı ile birde Alman İmparatoru II. Wilhelm'in dostluğu sayesinde, heykel İstanbul'a getirmeye neden olmuştur. 
        Alman Kralı II. Wilhelm'in İstanbul'u ziyareti sırasında II. Abdülhamit'e armağan olarak verilen Boğa Heykeli; önceleri Beylerbeyi, daha sonra da Yıldız Sarayı'nın bahçesine konuldu. Çünkü o dönemde heykeller daha çok süs niyetine bahçelerde kullanılıyordu. Fakat bizim boğa heykeli yerinde durmayı sevmediği kesin olacak ki orada da uzun süre kalmadı. Kadıköy'e şuan asıl yerinden önce başka iki yerde de durdu. Fakat orada fazla kalmadığı için en son şuan bulunan Altıyol Meydanı'nda yer alır. O zamandan sonra da yeri bir daha değişmedi ve orada kaldı. Uzun süre değişmeyecek gibi görünüyor. 
        İlk gördüğünüzde gerçekten kızmış ve sinirli bir boğa gözünüze çarpar. Kadıköy'ün simgesi olması ile birlikte sürekli fotoğraf çektirmenin yeri de diyebilirim. Onu merak eden her insan yakınına gidip bir fotoğraf çekmek ister. Kimisi üstüne çıkar, kimisi sarılır ve çoğunluğu onun gibi kızgın bakmaya çalışır. Bu her insana göre değişir. Hatta ilginçtir kışın üzerine hırka, kazak, atkı ve bere de taktıkları görülür. Boğa heykeli sevgimiz sorgulanmasın yani.  Adres olarak da çok güzel yerdedir. Kadıköy'e gelip nerede buluşalım diyenlere Boğa Heykeli yardıma koşar. Ulaşım noktalarının da merkezi görülür. Bu yüzden var olması güzel. 
        Gücü temsil ettiği için de bize ait olması ayrı güzel oluyor bana göre. Malum gücü seven insanlarız. Bu noktada tam bize göre bir heykel diyebilirim. Görmedi iseniz muhakkak uğrayın ve onu görün derim. Kadıköy zaten ayrı bir güzellik ve görülmesi gereken bir yerdir. Oraya gidip közde bir kahve içmenin tadı bir başkadır. Tavsiye edeceğim bir şeydir. Tadı çok güzel olur. 
        Boğa heykeline dair anlatacaklarım bunlar idi. Olurda sizde bir gün yanından geçince neden orada olduğunu bilip geçersiniz. Hatta ne çok ülke değiştirmiş diye de düşünmek gerekir. Gezici bir boğamız var. Gidip görün muhakkak. Sevgiyle kalın. 😊💚🍁   

Yorumlar

  1. Es una linda estatua y la historia te hace pensar. Te mando un beso,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sí, es hermoso y significativo para nosotros. Gracias. Yo también te envié un beso. 😊

      Sil
  2. Çok meşhur olduğu kesin. 😊 Evet hikâyesini bende bilmezdim önceden. Öğrendiğimde ilgimi çekti paylaşmak istedim. Gezgin Boğa diyorum ben artık ona.😊

    YanıtlaSil
  3. ilginç, hikayesi olduğunu bilmiyordum, saol valla :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet pek bilinmiyor. Ben arada böyle merak eder bakarım. İlgimi çekince paylaşmak isterim. 😊 rica ederim ne demek. 👍🏻

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Yazı Yazmak!

Ağaç Ev Sohbetleri 221