Ramazan Bayramı

Ramazan Bayramı, Şeker Bayramı ya da İftar Bayramı, İslam âleminde oruç tutma ayı olan Ramazan ayının ardından üç gün boyunca kutlanan dinî bir bayramdır. Hicri takvime göre onuncu ay olan Şevval ayının ilk üç gününde kutlanır. Bayramdan bir önceki gün Ramazan ayının son günü olan arifedir.

        Müslümanların Ramazan ayının bitmesinin ardından kutladıkları bayrama Ramazan Bayramı denmektedir. Ramazan, Kur'an-ı Kerim'in indirilmeye başladığı ay olmasından dolayı Müslümanlar için çok kıymetlidir. Ramazan Bayramı'na, o gün fıtır sadakası verilmesinden dolayı ''Fıtır bayramı'' adı da verilmektedir. Halk arasında ise şeker bayramı olarak anılır. 

        Ramazan Bayramı, tutulan orucun ardından sonra yeme ve içmenin, her türlü helal nimetten yararlanmanın mübah olduğu günlerdir. Müslümanların eğlenip birbirlerini ziyaret ettikleri, hediyeleştikleri; fakirlere ve kimsesizlere sadaka verilerek sevindirildiği günlerdir. Ramazan Bayramı'nın ilk gününde oruç tutmak haramdır. İslam kültüründe bayramlar, toplumsal dayanışmayı ve barış içinde yaşamayı ifade etmektedir. Küslerin barıştırıldığı, gariplerin sevindirildiği bayramlar birlik ve beraberliğe vesile olduğu için her hoşgörü, her iyilik ve yapılan her ikram ibadet sayılmaktadır.   

        Ramazan Bayramı sabahı, küçük çocuklardan büyüklere kadar tüm Müslüman erkeklerin camilere giderek bayram namazını kılarak başlamaktadır. Bayram namazının ardından büyüklerin elleri öpülerek bayramlaşma başlanır. Namazdan sonra kabir ziyareti de başlanır. Onlarında o gün unutulmadığı adını yapılan bir ziyaret olduğunu düşünüyorum. Daha sonra evlere ziyaretlere başlanır. Önce kendi ailenin içinde bayramlaşma heyecanı başlar. Öpülen ellerden sonra güzel dilekler dilenir. Gülüşmeler ve muhabbetler başlanır. Birde bir şeyler yemeye başlanır.  

        Ramazan Bayramı, orucun bitmesinden sonra kutlandığı için yeme içme de herhangi bir sorun yoktur. Tabi ilk gün olduğu için her yediğin ve içtiğinde bir şüphe duygusu olmuyor değil. Alışkanlıklar olunca malum aman oruç bozuldu etkisi. Bayram sabahı ile evde ayrı bir huzur ve mutluluk vardır. Evin bütün bireyi o gün erkenden uyanır ve temiz bayramlık kıyafetlerini giyer. Güne güzel başlamak adına güzel kokular sürülür. Bayram şekeri ayarlanır. Yemekler yapılır. İkramlar hazır vaziyette gelecek misafirleri bekler durumda olur. 

        Bayram namazından sonra evlere ziyaretler başlandığı için sabah erken saatlerinde de ziyaretler olur. Tabi şuan bunun büyük şehirlerde pek mümkün olmadığını kabul ediyorum. Hazırlanıp çıkıp bir yere gitmek bile baya zaman alıyor malum. Hele de bayram günleri ayrıca bir trafik olur. Birde İstanbul'u düşünemiyorum. Bu konularda küçük köy ve kasabalarda daha içten ve daha dolu yaşanıyor diye düşünüyorum. Hala bu değerleri korumak adına bütün aileler birleşir ve birlikte bayram sabahına uyanır. Bunun hala devam edildiği yerde olmak ne mutlu. Birde olamayan tek başına kutlayanlarda var. Onlarda sevdiklerine gidip bayramlaşmanın tadına varabilir. Her zaman ailenin yanında olmayabilirsin. Bu bazen elinde değildir. Ama her daim sevdiklerinin bol olmasını dilerim. Her ne kadar ailenin yerini doldurmasa da tek olmaktan iyidir diye düşünüyorum.

        Ramazan Bayramı'nın coşkusu ve güzelliği insanı etkisi altına alır. Güzel duygu ve düşünceler seni bulur. Bununla coşup taşmak ne kadar güzel. Bayramın hakkını verebilmek ne kadar güzel. Her daim güzel olması dileğiyle. Bayramda gezen bir kaç çocuk gördü isek ne mutlu bize. Onlara verdiğin bir kaç bayram şekeri ve biraz harçlık ile onları ne kadar mutlu ettiğini bilemezsin. Bunu her zaman yapmak beni mutlu etmiştir. O küçüğün gözlerindeki şeker sevinci baha biçilmez. Her şeker ile birlikte sevinci artar. Günün sonunda topladığı şekerleri saymak ise ayrı mutlu eder onu. Küçükken bunu bende yapmıştım. Bunun çok zevkli olduğunu söyleyebilirim. Birde şöyle bir durum vardı; en çok şeker toplayan olmak adına şeker yemeye bile kıyamıyorsun. Sizde de bu oldu mu bilmiyorum. Ama bunu bütün çocukların deneyimlemesini isterim. Sahip olduğun şekerlerin kıymeti bir başka oluyor. Çocukların çocuk olmasına izin verelim olur mu? Çünkü bir daha geriye dönüp çocuk yaşlarına gelemiyorlar. Daha özgür ve daha güvenli ortamlarda büyüyen çocuklara diyelim.

        Daha sonra yapılan ziyaretlerde bir başka güzel. Yapılan ikramların güzelliği de ayrı güzel hani. Malum oruç tuttuktan sonra yeme ve içmenin özgür olması insana çok iyi geliyor. Tabi bunu ilk günden abartmamada fayda var. Vücut oruca alıştığı için ters tepki verebilir. Özellikler çocuklara da dikkat etmek gerekir fazla şeker yemekte sonradan mideyi bozmaya sebep olabilir. Aman diyelim bayramın sonu hastane de olmasın. Bayramı güzel ve dilediğin gibi geçirmek senin elinde. Umarım kalabalık ve güzel insanların çok olduğu yerlerde doyasıya ve tadını çıkararak geçirirsin. Tüm Müslüman âleminin Ramazan Bayramı'nı en içten dileklerimle kutlarım. İyi bayramlar dilerim. 😊🌹🍬 

        Dipnot: Barışın simgesi olarak bilinen şekerin birçok Müslüman ülkesinde bayramda dağıtılır. Bunun nedeninin 1 ay boyunca oruç tutan bünyenin şekere ve enerjiye ihtiyaç duyduğu için bayramlarda şeker dağıtılır. Ayrıca bu üç gün boyunca şeker dağıtılmasını da gayet iyi açıklıyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Kadıköy Boğa Heykeli

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Yazı Yazmak!

Ağaç Ev Sohbetleri 221