Yörük Kadınının Mor Cepkeni

Yörüklerde, kenarları sarı simgelerle işlenmiş, yelek biçiminde, mor renkli bir giysi olan mor cepkeni giyen kadının köy meydanına, herkesin görebileceği bir yere çıkması “Eşimden şiddet görüyorum” anlamına gelirdi. Böylece mor cepkeni giyen kadına köylüler tarafından yardım edilirdi.

        Yörük geleneği olarak bilinen ve evlenen kızın çeyizine konulan ilk eşya olan Mor Cepken olurmuş. Bunun nedeni, evlenen kadının haklarının korunmasında önemli bir araç olarak görülmesidir.
        Cepken günümüzde kullanılan ceketin yerine geçen, gömlek üzerine giyilen, eskiden askerin, esnafın, işçinin kullandığı bir üst giysidir. Çuhadan yapılmış, üzeri işlemeli, kolları uzun ve yırtmaçlı, yakasız ve boyu belden yukarda kalır. O zamanlarda cepken giyenenin yaşına, sosyal durumuna ve mesleğine göre değişiklik gösterirdi. Cepkeni erkekte de, kadın da giyer. 
        Mor Cepken Töresi, Yörüklerin yoğun yaşadıkları yerlerde çok etkili olurmuş. Yörükleri oradan buraya sürerek dağıtmışlardır. Haliyle töreleri de bozulmuştur. Şehre göçüp yabancılaşmışlardır. Eski geleneklerini de unutmuşlardır.
        Mor Cepken, eskiden kadınların çeyizine konurmuş. Çeyiz sandığının en altına konur ve evlenen kadının onu hiç giymemesi temenni edilirmiş. Çünkü; kadının o mor cepkeni giyip, evin damına, bacasına, köy meydanına, herkesin görebileceği bir yere çıkması demek: ''Ben kocamı sevmiyorum, kocam bana eziyet ediyor, ben ihanete uğradım, boşanmak istiyorum, zor durumdayım, bana yardım edin.'' anlamına gelirmiş. Bu da köylüler tarafından, o kadına mutlaka yardım edilir ve kocası ayıplanırmış. 
        Bu nedenle erkekler, eşleriyle yaşadığı problemleri şiddete başvurmadan, saygı ve sevgi ile üstelik eşlerine önemli ödünler vererek çözmeye gayret ederlermiş. Aksi durumda, kocalar eşinin mor cepken giyeceğini bilirlermiş. 
        Eşi mor cepken giyen erkek, eşinden boşanmakla kalmaz, bir daha da kolay kolay evlenemezmiş. Çünkü herkes bilirmiş ki, eşine mor cepken giydiren adamdan koca olmaz. Kadına saygı göstermeyen, şiddet uygulayan adama bir daha kimse kız vermezmiş. Bu yüzden tekrar evlenmesi güç olurmuş. Hal böyle olunca da şiddete maruz kalan kadın sayısı yok denecek kadar az olurmuş. 
        Eğer, bir kadın mor cepken giyerse, ''O zaman akan sular durur, inek sağan, yün eğiren, kilim dokuyan eller durur, anneler, yaşlı nineler, doğum yaptıran ebeler işlerini güçlerini bırakarak, mor cepken giymek zorunda kalan kadını korumaya alırlarmış.'' Bu arada birde çevrede düğün, dernek, davul zurna, eğlence ne varsa hepsi susarmış. Çünkü evli kadının mor cepken giymesi, ne kadar zor durumda olduğunu ve ölüm gibi bir şey olarak kabul edilirmiş. Mor cepken giyen kadının kocası evinden dışarı çıkamaz, kahveye gidemez, hiç kimse de yüzüne bakmazmış. Toplumun dışladığı, yapayalnız bir insan olurmuş. 
        Ne kadar güzel bir kültür değil mi? Kadını korumak adına yapılan bu toplumsal dayanışma hareketidir. Her kadının çeyizinde olması gereken bir eşya. Tabi umarım ki hiç bir kadın mor cepken giymek zorunda kalmaz. 

        Sevgiyle ve ilgiyle beslenen bütün güzel kadınlara... 😊🌹

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Kadıköy Boğa Heykeli

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Yazı Yazmak!

Ağaç Ev Sohbetleri 221