Kayıp Hayaller Atölyesi - Beth Hoffman (Kitap)

        Kitabın kahramanı Teddi Overman'ın hayatı üzerine bir hikâye anlatılıyor. Teddi'nin daha çok küçük yaşta fark ettiği büyük tutkusunun peşinden nasıl sürüklendiğini ve bu yolda verdiği çaba anlatılıyor. Okudukça insanın kendi hayalleri ve isteklerinin peşinden gitmesi gerektiğini düşünüyor insan. 

        Teddi'nin bir erkek kardeşi de vardır. Fakat kardeşi ondan daha farklı biridir. O hayvanlar ile çok iyi anlaşır ve onlar arasında bir sır var. Tabi bunu keşfetmek mümkün değildir. Bütün aile birlikte çiftlikte yaşamaktadırlar. Teddi lise bitirdikten sonra annesi onun sekreter veya daha farklı bir meslek beklerken, hatta zorlarken o kendi ilgi alanı olan eski mobilyaları tekrar dönüştürmekten yana seçer mesleğini. Evet, başlangıçta bu noktada pek kazanç sağlamasa da yıllar sonra bu konuda ilerler. 

        Bu yola girdikten sonra hayatında birçok değişim söz konusudur. Her yol ayrımında yine hayallerinin peşinden gidiyor ve istediği noktaya ulaşıyor. Bu noktada takdir edilecek bir yapısı var. Birde insanın severek yaptığı iş olunca daha güzel ve anlamlı oluyor. Bu meslek seçiminden dolayı babasının desteği ile ailesinden ayrılıp merkeze yerleşir. Ailesi ile ara ara görüşür. Çiftliğe gittiği bir sürede bir adam bir köpeği feci halde döverken yakalıyor. Oda buna tahammül edemeyip adamın yanına gidip kızmaya başlıyor. Fakat adam tam tersi ona da tepki vererek üstüne gelince korkup hemen eve gidiyor. Bu durumu ailesine anlatır. Kardeşi Josh bu konuya çok sinirlenir ve adamın evine gitmek için adım atarken babasına ona engel olur. Tabi bu engel büyük bir kavga ve tartışmaya neden olur. İlk kez babası ile karşı karşıya kalan Josh geri adım atar. 

        Geri adım atan Josh için bazı şeyler değişmiştir. Josh artık o evde kalamayacağını anlar ve o gece evden ayrılır ve bir daha geri gelmez. Bu durumu bir türlü kabullenmeyen aile ne yaparsa yapsın Josh'a ulaşamazlar. Artık onu kaybettiklerini anlarlar. Bu kayıptan en çok Teddi etkilenir ve her zaman geri döneceğini düşünür. Yıllar geçmesine rağmen bu umudundan vazgeçmez. Hatta annesi bu konuda onu suçlar ve neden olduğunu söyleyerek daha çok canının yanmasına neden olur. Annesi ile bir türlü iyi olamamıştır. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin bunu başaramazlar. 

        Bir zaman sonra babasını kaybeder. Babasının yokluğu ona çok zor gelse de elinden bir şey gelmez. Belki bu sayede annesi ile daha yakın olurlar diye umut etse de bu gerçekleşmez. Aynı zamanda annesi hiç evine ya da yaşadığı yere gelmemiştir. Bir gün buna niyetlenir o zamanda hasta olur. Sonuç daha kötü olur. Bu kırgınlıkları ve kayıpları okuyunca etkilenmemek elde değil. İnsanın sevdiklerini bir bir kaybetmesi kadar kötü bir şey yok sanırım. 

        Kitapta en güzel kısım ise sürekli hırsızlık yapan bir kadının oğlu ile aralarında bir şeyler olması oluyor. Bu kadar zaman sonra bu aşkı yaşaması güzel oluyor. Sonunda âşık olup mutlu oluyor. Geçmişini de geride bırakması ve artık kabullenmesi gerektiğini anlıyor. Bunun için elinden geleni yapıyor. 

        Kurgusu gayet güzel ve inanın ilgisini çekiyor. Gerçek hayatta örnek alınacak türden bir hikâyesi var. Vazgeçmemek gerektiğini insana net bir şekilde gösteriyor. Bazen düştüğümüz olur. Fakat bu kitapta olduğu gibi tekrar ayağa kalmamız gerekiyor. Bunu başardıktan sonra düşmenin etkisi de azalır ve daha güçlü olmaya başlarız. Bunu deneyimlemeden de anlamamız mümkün değildir. Bu noktada kitaptan alınacak bir kaç örnek noktalar olduğu kesin. O yüzden okunması gerektiğini düşünüyorum. Sizi sıkmayan ve içinizi ısıtan türden bir roman. Tavsiye ederim. İyi okumalar dilerim. Sevgiyle kalın. 😊💙🍀

        Kitaptan birkaç alıntı 

       Asla kendi mutluluğunu başka insanların uçurtmalarının kuyruğuna bağlama!

        Asla eve geri dönemeyiz, çünkü ne döndüğümüz yer eski evimizdir ne de dönen kişi eski biz.

        Tek bir pencereden bakarak, gökyüzünün tamamını göremezsin.

        Bizi ölümsüz kılan ardımızda bıraktığımız izlerdir.

        Ne yazık ki güzellik sonsuza dek sürmüyor. Asıl kalıcı olan iç güzelliği ve iyi bir insan olabilmek.

        Bazı zamanlar hayatımızı şekillendiren şey sahip olduklarımız değil, özgür bırakmaya razı olduklarımızdır.

        Ne acıdır ki bir insan hakkındaki pek çok gerçeği ancak o öldükten sonra keşfedebiliyorsunuz.

        Eski eşyalarda bir sürü hikâye gizlidir. Ama dile getiremedikleri için çoğunu bilmeyiz.