Kaostan Beslenen İnsan!

        Günümüzde kaos kelimesini oldukça sık duyarız. Bunun nedeni zaman ve şartların etkisinin fazla olduğu da söylenebilir. Kaos kelimesinin sözlük anlamı; evrenin düzene girmeden önceki biçimden yoksun, uyumsuz ve karışık durum ve kargaşa olarak tanımlanır. Tabi ben bundan ziyade kaos ortamını seven ve hatta kaostan beslenen insanlar hakkında konuşmak istiyorum. Eminim sizin de hayatınızda veya çevrenizde benim dediğim türden bir insan ile denk gelmişsinizdir. 

        Bazı insanlar çevresinde sürekli olarak kaos yaşanmasından zevk duyarlar. Çünkü bu tür insanlar kaostan beslenirler. Kaostan beslenen insan, sizden hayat enerjinizi sömürüp mutlu olan insandır. Sizin enerjiniz düştükçe ve mutsuz oldukça o daha çok mutlu olur ve daha çok üzerinize gelir. Oldukça ilginç bir insan olduğu kesin. Maalesef ki çevremizde bunlardan bir tane bile olması yeterde artar bile.

        Bu tür insanların nasıl olduklarını veya ne tür özellikleri oldukları hakkında yazmak istiyorum. Oldukça farklı özellikleri olduğu kesin. Bunları öğrendikten sonra sizde çevrenizde bu tanıma uygun birisi var mı bakabilirsiniz. 

        Öncelikle mübalağa sanatından oldukça fazla yararlanırlar. Özellikle bir şeyler anlatmaya çalıştıklarında bunu o kadar fazla abartırlar ki fark etmemek elde değildir. Bir şeyi kötü diye değil de çok kötü olarak anlatmaya çalışmaları gibi ya da kendilerinin iyi olarak değil her zaman en iyisi olarak tanımlamaları gibi desek doğru olur. 

        Her zaman ilgi odağının merkezinde olmak isterler. Hoş bunu istemeyen kimse yoktur bana göre ya neyse. Fakat onlarda ise bu sürekli olarak gündemde olmayı ve arka plana atılmayı tercih etmezler. Bu yüzden her daim önde olmak ve ilgi görmek için her çabayı gösterirler. Bu da aslında onlarda özgüven sorunu olduğunun bir tür örneğidir. Tabi onlar bunu anlamaz ve fark etmezler.

        Genel olarak yapılarında aceleci ve hızlı davranış şekilleri gösterirler. Bunun nedeni sakinlik ve huzur onların hoşuna gitmez ve aksine daha hareketli ve aceleci olmak hoşlarına gider. Belki de sakinliğin iyi etkisini hiç bilmemelerinden kaynaklıdır. Aile ortamında da kaos olduğundan onların sakinliği sevmeleri pek beklenemez aksine hır gürü severler. 

        En çok sevdikleri şey diğer insanların mutsuz olmasıdır. Gerçekten böyle bir durum var. Düşününde nasıl olur diyebilirsiniz. Ama maalesef ki bu tür insanlar sizin hayatınıza dair detayları bilmek ister. Tabi genelde kötü olduğunu duyunca mutlu olduğu muhakkak. Diğer türlü çok ilgilendiği söylenemez. 

        Aynı şeyleri tekrar tekrar anlatmaktan bıkmazlar. Kesinlikle benimde tahammül etmediğim bir şeydir bu. Hani yaşlı insanların anlattıklarını tekrarlar bunu anlarsın ve yaşına verirsin. Ama bunlar daha çok kendilerinden bahsetmeyi ve aynı şeyleri ısrarla çok kez anlatmaktan bıkmazlar. Ama sizi bıktırırlar o kesin. Birde malum abartarak anlatmaları da eklenince hiç çekilmiyor.

        Kontrolün her daim onların elinde olmasını isterler. Bunu da sırf ortamdan çıkmamak ve her daim odak noktasında olmak için yaparlar. Etrafında olan her olayı ve hayatlarındaki bütün insanları kontrol etmek isterler. Yoksa kendilerini kötü hissederler. 

        Size dair en ufak detayları unutmazlar ve zamanı geldiğinde bunu size kullanırlar. Küçük bir hata yaptığınızda siz önemsemez ve geçersiniz. Fakat onlar aksini bu detayı unutmaz ve zamanı geldiğinde sizin önünüze atar. O zaman şaşırmanız çok doğaldır. 

        Kaostan beslenen insan hakkında yeteri kadar şey yazdık. Fakat önemli olan onlardan kendimizi nasıl koruyabiliriz. Sonuçta bu tür insanlar size iyi gelmez aksine hayat enerjinizi alır ve kötü hissetmenizi sağlar. Bu yüzden onlara dur dememiz gerekiyor. Tabi bunu kolay bir şekilde yapmamız mümkün değildir. Daha doğrusu onların sizi anlayacağını sanmıyorum. Bunun için önereceğim bir kaç yol var. Hangisi size uyar bilemem. 

        İlk olarak bu türden insanlar ile aranıza mesafe koyun. En güzel ve en sağlıklısı budur. Böyle insanların hayatınıza yer edinmesine gerek yoktur bence. Bazen aynı ortamı paylaşabilirsiniz. Bunu engellemememiz her zaman mümkün olmayabilir. Ama sınırı bilmesini sağlayabilirsiniz. Net bir şekilde sınırı belirlemeniz gerekiyor. Yoksa anlaması zordur. 

        İkinci ve en sevdiğim olan, iletişim kurarken tepkisiz kalmaya dikkat edin. Bu da zorunlu iletişim halinde kaldığınızda sadece dinlemiş gibi yapın ve geçiştirmeye çalışın. Özellikle duygusuz ve ne hissettiğinizi belli etmeden bunu yapın. O zaman o kişinin size ilgisi azalır ve başka biri ile muhabbeti seçecektir. 

        En önemlisi gerekiyorsa muhakkak kaçın onlardan. Başka çaremiz kalmadığımızda bunu yapmamız daha doğru olur sanırım. Bazen bırakmak ve kolaya kaçmak en iyisidir. Düzelmiyorsa zorlamanın anlamı yoktur. Bırakın ve kaçın ondan. En etkili çözüm bu olsa gerek. Tabi bunu her insan için yapmamız kolay değildir kabul ediyorum. Yani uzaktan biri için bunu yapabiliriz. Ya bu kişi ailenizden ya da sevdiğiniz bir arkadaş çevresinden olunca ne yapabilir ki insan. O kişiye sabır diliyorum. Kolay değildir onun yaşadıkları. 

        Umarım çevremizde ya da ailemizde böyle bir insan olmaz ve gayet sakin olan insanlar bulunur. Sevgiyle kalın. 😊💙🍁