Çok Mutsuz Bir Kralın Hikâyesi

Bir ülkenin devlet başkanlığını kalıtım ya da kimi zaman soylularca seçilme yoluyla eline alan, devleti tek başına ve en yüksek yetkiyle yöneten, yönetimi genel olarak yaşam boyu süren kimse.

       Çok Mutsuz Bir Kralın Hikâyesi

        Zamanın birinde oldukça zengin olan bir kral yaşarmış. Fakat bu kral çok mutsuzmuş. Çok uğraşsa da ne var ki asla mutlu olamıyormuş.

        Ülkede bulunan bilge bir kişiyi huzura çağırmış ve nasıl mutlu olabileceğini sormuş. Bilge şöyle cevap vermiş:

        -Saygıdeğer kralım eğer mutsuzluktan tamamen kurtulmayı istiyorsanız mutlu bir adam bulmanız gerek. O adamın gömleğini giydiğiniz zaman mutlu olursunuz.

        Bunu duyan kral hemen adamlarına emir vermiş ve ülkede mutlu bir adam bulmalarını istemiş. Adamları aramış taramış fakat mutlu bir adam bulamamış. Hepsinin kendince dertleri ve mutsuzlukları varmış. Adamlar mutlu bir adam bulamadan saraya dönerlerken oldukça eski bir kulübeden şöyle dua edildiğini işitmişler:

        -Allah'ım şükürler olsun bugünde karnım doydu, sağlığımda pek yerinde, şimdiye kadar hep rızkımı verdin bu dünya da benden mutlusu yok.

         Bunu duyan kralın adamları mutlu birini buldukları için oldukça sevinmişler. Hemen adamın gömleğini almalıyız ve krala götürmeliyiz diye düşünmüşler. Ancak kulübeye girdikleri zaman adamın üzerinde bir gömlek bile olmadığının farkına varmışlar.

            Hikâyede görüldüğü üzere kral ne kadar mutsuz değil mi? Mutluluk için de elinden ne geliyor ise onu yapmaya çalışıyor. Daha doğrusu mutluluğu istemek yerine mutluluğun ona getirilmesini istiyor. İşin kolayına kaçıp kendi araması yerine de başkalarına aratıyor desek daha doğru olur. Bunun için bir çabada bulunduğu söylenemez bana göre. Sonuçta da umduğunu bulması pek mümkün olmuyor.

        Hayat öyle ya da böyle devam ediyor. Ama mutlu olmayınca devam etmesi pek anlamlı olmuyor. Bir kralın her şeye sahip iken, mutlu olamaması bundan olsa gerek. Her şey elinin altında olabilirken mutluluk gibi en önemli duygunun eksik olması ne kadar kötüdür. Bu duygunun olmadığı yerde her şeye sahip olmanın da pek bir önemi kalmıyor diye düşünmüyorum. Peki, kralın olmayan mutluluk için verilen tavsiye ne oluyor. Mutlu bir insanın gömleğini giymek. Acaba giyince mutlu olunur mu? Ya da şöyle sormak istiyorum mutlu bir insandan mutluluk alınır mı? Alınması için o insan gibi düşünmek ve o insan gibi hissetmek gerekiyor sanırım. Tabi birde şöyle bir durum var ki onun yaşadığı hayatı aynı bakış açısı ile yaşamak gerekiyor. Bu da pek mümkün görünmüyor. Her insan farklı duygu ve düşünceye sahiptir. Bir kral ile evsiz olan ve kulübede yaşayan bir kişinin eşit olması beklenemez. Kral o zorlu hayatı yaşamadığı için anlamlandırması pek mümkün olmaz iken, aynı zamanda evsiz olan o kişinin de kralın yaşadığı hayatı yaşayıp anlaması mümkün olmaz. Tabi daha mutlu olur mu belki kim bilir. Ne de olsa evsiz ve giyecek bir üstü yok, sadece karnının doyması ile de mutlu olan biri iken bütün bunların tamamlanması onu daha da mutlu edebilir. Çünkü hayatındaki eksiklikler tamamlanıyor. Ama kral için aynı şey söz konusu değil. O her şeye sahip ama yokluğu bilmez. Ondan bu maddi şeyler alındıktan sonra hisleri değişebilir. O zaman yaşadığı yerin önemini ve kıymetini bilir. 

        Hayat devam ediyor ve insanlar her zaman başka duygu ve düşünceler peşindedir. Özellikle mutlu olmanın peşindedir. Bunu bulmak için de ellerinden geldikçe çabalar dururlar. Fakat unuttukları bir şey var ki mutluluğun bazen yanı başında yani içinde olma ihtimalidir. Sen kendini mutlu hissedersen mutlu olursun. Yetinmeyi bilirsen mutlu olursun. Bakış açını değiştirir isen mutlu olabilirsin. Yoksa başka türlü mutlu olmanın pek mümkün olduğu söylenemez. Mutluluk elle tutulan veya gözle görülen bir şey değildir ki arayıp bulasın. Bunun yerine hayatındaki şeyler ile yetinip mutlu olmaya bakabilirsin. Mutlu olmak için artmana gerek yoktur. Belki de azaltmana ihtiyacın vardır. Kötü düşünceleri aklından atmak gibi. Fazla yer kaplayan kötüye dair duygular gidince mutluluk içinde yer açılmış olur. O zaman sende mutluluğunu doyasıya yaşayabilirsin. Mutlu olmak insanın elindedir. Bir başkasının ya da bir yerde değildir.

        Mutlu olmak adına hayatına çeki düzen verebilirsin. Yeni şeyler ekleyebilirsin. Mutlu olmak için farklı insanlar tanıyabilirsin. Hatta bunun çok faydası olduğunu göreceksin. Özellikle senin yerinde olmayıp daha kötü şartlar altında hayatına devam eden insanların yüzlerindeki ve kalplerindeki mutluluğu görünce daha iyi anlayacaksın. O zaman şu soru gelecek aklına, neden daha mutlu benden diye. Şartlarını da göz önünde bulundurunca senden daha az mutlu olmasını da bekleyebilirsin. Ama mutluluk para veya konum olarak değerlendirilemez ki. Mutluluk o kadar başkadır ki bunu anlamak her zaman mümkün değildir. Hatta nerelerde olduğunu da anlamak her zaman mümkün olmamıştır. Bazen küçük bir parça ekmektedir mutluluk. Bazen de gülen bir simadadır. Hatta çoğu zamanda aldığın bir nefestedir mutluluk. Yeter ki sen mutlu olmak için bir adım at ve onu yakala. Sonrası istesen de gitmez. Sen mutluluğu yakalayacaksın. Sen onun peşinden gideceksin. Oturup mutluluğun senin ayağına gelmesini beklemeyeceksin. Yoksa daha çok bekleyeceksin emin olabilirsin. Gelir mi onu bilmem ama zor diye düşünüyorum. 

        Kişi önce kendine değer vermeli ve kendi için bir çaba da bulunmalısın. Aksi halde bir başkasından bekliyor isen, bu çokta sağlıklı olmaz açıkçası. Sonuçta senin için arayışa giren insan senin duygu ve düşüncelerini bilemez. Senin ne hissettiğini bilmediği gibi neler isteyeceğini de bilmez. Sen kendini tanırsın. Kendi içindeki seni senden başkası tanıyamaz. Tanısa bile az tanır. Tam anlamıyla senden başka biri onu anlayamaz ve anlamlandıramaz. O yüzden seni  mutlu eden ne ise onu bul ve onu bırakma. Bu ne olursa olsun sakın peşini bırakma. Onu bulana kadar da pes etme. Emin ol sonunda mutluluk senin olacaktır. Sadece biraz daha çaba ve biraz daha yorulman gerekiyor. Sonrasında mutlu bir sen ve hatta mutluluk saçan bir sen olacaksın.

        Her daim mutlu olmanız dileğiyle. Sevgiyle kalın. 😊💜🍀

        Mutluluk için bir kaç söz...

    
        Birçok insan, mutlu olduğunu bilmediği için mutsuzdur.

        Mutlu olmayı yarına bırakmak, karşıya geçmek için nehrin durmasını beklemeye benzer. Nehir asla durmaz.

        Tek bir mumdan binlerce mum yakılabilir ve mumun ömrü kısalmaz. Mutluluk paylaştıkça asla azalmaz.

        Kendinle mutluysan kimseyle derdin olmaz. 

        Farklı olmak için değil, mutlu olmak için yaşa. 

        Mutluluk zaman alır, zaman sevdiklerini.

        Herkes mutluluktan bahseder, ama pek az kimse bilir onu.

        Ve gün gelecek hayat şu yorgun yüzüne gülümseyerek bakacak. Ve diyecek ki hazır ol, Mutlu olma sırası sende.

        Gerçek mutluluğun kendi içinizde yattığını fark edin. Huzur, mutluluk ve neşeyi dış dünyada aramayı bırakın. Paylaşın. Gülümseyin.

        Mutlu olmak için bekleme, hayat kısa. Mutlu olmak için hayata pozitif bak yeterli.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Kadıköy Boğa Heykeli

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Yazı Yazmak!

Ağaç Ev Sohbetleri 221