İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi

        İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, İstanbul Fatih ilçesindeki Gülhane Parkı'nın içerisindeki Saray Sur Duvarına bitişik Has Ahırlar Binası'nda yer almaktadır. (Has Ahır, Hasahır ya da İstabl-ı Âmire, Osmanlı dönemindeki padişahları ile yakın hizmetinde bulunan kişilere ait atların bulunduğu ahıra verilen addır.) Müze ünlü İslam Bilimi Tarihçisi olan Prof. Dr. Fuat Sezgin tarafından hazırlanıp 2008 yılında açılmıştır. Müzenin alanı  3500 (üç bin beş yüz) metrekareliktir. Toplamda bulunan  585 (beş yüz seksen beş) alet, cihaz kopyaları, maket ve model koleksiyonu ile Türkiye'de bir ilktir. Dünya'da ise Frankfurt'tan sonra ikinci örnek olarak bilinmektedir. Bu sayede daha özel bir müze olduğunu göstermektedir. 

        Müzede 9. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar süre zarfında geçen İslam bilim insanlarının yaratıcılık dönemlerinde yapmış oldukları icat, keşif ve çalışmaları sergileniyor. Bu icat ve keşifler sayesinde günümüz bilim alanında gelişmemize büyük faydaları dokunmuştur. İki katlı olan müzenin üst katında müzeyle ilgili görsellerin izlendiği Sinevizyon salonu bulunmaktadır. Aynı zamanda üst katta Astronomi, Saat Teknolojisi, Denizcilik, Savaş Teknolojisi ve Tıp Bölümü bulunmaktadır. Alt katta ise, madenler, fizik, matematik, geometri, şehircilik ve mimari, optik, kimya ve coğrafya ile ilgili harita ve çizimlerin sergilendiği bir alan bulunmaktadır. Aynı zamanda önemli kitap örnekleri de sergilenmektedir. 

        Müzenin yakınında olan ve Gülhane Parkı'nın içerisinde bulunan bir diğer şey ise ''Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı'' olan enstitü ve kütüphane de bulunmaktadır. Gelmişken bunları da görmeden geçmeyin derim. Ayrıca da önemli bir tarihi olan Gülhane Çeşmesi'ne de çok yakındır. Bunları görmeden çıkmayın.

        Müzenin genel olarak bilinen özellikleri bunlar. Fakat şahsi olarak bir kaç şey söylemek isterim. Müzeye girdiğimde eski tarihin yollarında geziniyor havasına girdim. Sanki zamanı geriye doğru sarıyordum ve bende onunla birlikte ilerliyordum. Yapılan icat ve eserlere hayran kalmamam mümkün değildi. O dönemin şartlarını da hesaba katınca hayranlığım bir o kadar arttı. Bilim insanının zekasına diyecek söz bulamıyorum. Bütün eserleri tek tek inceledim. Bunu yaparken yaşadığım mutluluğu anlatamam sanırım. Bunun ne kadar iyi geldiğini gördüm. Normalde de müze seven biri olduğumdan ortama adapte olmam kolay oldu. Eski tarihin yeni ile birlikte olması ve köprü niteliği taşıması da oldukça dikkatimi çekti. Zaman içerisinde gelişen teknolojinin geldiği noktada durmayacağı kesin. İlerde daha nice eserler ve icatlar olacaktır. Bunları görmek insanı etkiliyor. Sizde müze sever iseniz ve de eski tarihe karşı merakınız var ise muhakkak gidip bu eserleri görün derim. Eserler için ne söylense az kalır. Görmeden de yorum yapılmaz. 

        İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesine müze kartınız ile gitmeniz yeterlidir. Bunu deneyimleyin derim. Kendinize iyi bakın ve sevgiyle kalın. 😊💚🌸