Sevdiğiniz Biri İçin Gizliden Bir Araştırma Yapar Mısınız?

Araştırma, en genel tanımıyla, birtakım olguların ortaya çıkarılması için bilgilerin aranması ya da bu amaçla yapılan her türlü sistemli çalışmayı içeren inceleme olarak tanımlanır.

        Araştırma, bir gerçeği açığa çıkarma ve bir sorunu çözme aşamasında tüm bilimsel yöntemlerden faydalanarak, yapılan çalışmalara verilen addır. Bir konu hakkında araştırma yapmak çok normal olabilir. Peki, araştıracağımız şey bir insan olursa neler yapabiliriz? Bunu hiç düşündünüz mü? 
        Bu konuda yazmamım sebebi dizi izlerken bir sahnenin dikkatimi çekmiş olmasıdır. O an acaba ben olsam ne yapardım sorusu ile karşılaştım. Bu yüzden yazıp sizin de fikirlerinizi öğrenmek istedim. Şimdi diziye gelelim, dizide bir polis memurunun oğlu 20 yaşlarında ve üniversite öğrencisi ve o yaşlarda biri ile nişanlanıyor. Buraya kadar her şey normal görünüyor. Çocuğun babası bu erken yaşta nişanlılık için biraz çekinse de bir şey diyemiyor. Daha sonra bu durumu iş arkadaşları ile paylaşıyor. İş arkadaşlarından birisi ona neden kızı araştırmadığını soruyor. En azından aklından geçen kötü düşünce varsa da netleşir ve ona göre hareket eder diye. Tabi baba bunu uygun görmez ama bir arkadaşı onun adına bu araştırmayı yapıp sonucu bir zarfa koyup ona veriyor. Baba zarfı açıp açmama konusunda oldukça endişeli ve doğru da bulmuyor. Bir kaç arkadaşı ile bu konu hakkında konuşuyor ve arkadaşları oğlunun geleceği ve babalık görevinden hak verip açmasını ister ama o yine bundan emin değildir. 
        Daha sonra baba bunu eski bir arkadaşı ve anne olan bir kadına sormak için görüşüyor. Kadın arkadaşı bunu kesinlikle doğru bulmadığını ve zarfı anında çöpe atmasını ister. Sonuçta cevap ne ise bu oğlunu ilgilendiren bir durum diye söyler. Baba kabul eder ve zarf çöpe gider. Daha sonra baba eve gider. Fakat kadın arkadaşı daha sonra kendisini onun yerine koyup düşünür. Benim oğlum olsaydı ben ne yapardım diye ve o anda zarfı alıp açmış okumuştur bile. Annelik içgüdüsü diye bir şey olsa gerek. Sonradan arkadaşını arar ve durumu açıklar. Buna çok şaşırsa da arkadaşı zarfta olanları duymak ister. Sonra zarfta kız hakkında kundaklama ve eski erkek arkadaşına saldırmadan tutuklama ile ilgili bilgilerinin olduğunu söyler. Adam şaşkına uğrar ve oğlu için endişelenmeye başlar. Bunun için yüzleşmesi gerektiğini bilir. 
        Akşam yemeği sırasında bu durumu bildiğini söyler. Oğlu babasına kızar araştırma yaptığını duyduğu için. Hatta bunu bildiğini kızın ikinci buluşmada her şeyi ona anlattığını söyler. Fakat babası kendisinin yapmadığını arkadaşının onun adına yaptığını kısaca anlatır. Kız bunda kızmamasını ve babasına hak vermesi gerektiğini söyler. Sonuçta işin ucunda oğlunun hayatı söz konusu. Bu yüzden anlatmaya başlar. Eski erkek arkadaşı ile ayrıldıktan sonra kendisine ait görüntüleri internet üzerinde paylaşıp onu herkese rezil ettiğini ve buna dayanamayıp evine gidip arabasını yaktığını söyler. Ona saldırdığım ve arabasını yaktığım için de tutuklandım. Olayda haksızlığı uğrayan bendim ama tutuklanan da ben oldum diye açıklar. Bu durum karşısında baba daha da üzülür ve pişman olur söylediğine. Kızdan özür diler ve durum tatlıya bağlanır. 
        Ne kadar da ilginç bir olay değil mi? Aslında başta ön yargılı olunacak iken sonradan haksızlığa uğrayan kişinin kız olduğunu öğrenme gerçeği gerçekten ağır oluyor. Ön yargının iyi bir şey olmadığını biliriz ama bunu uygulama konusunda pekiyi değiliz sanırım. Umarım ön yargılı olmama konusunda daha dikkatli oluruz. 
        Peki, siz o babanın yerinde olsa idiniz ne yapardınız? Bu araştırmayı yapar mıydınız? Ya da şöyle sorayım o zarfı açar mısınız yoksa akışına mı bırakırdınız? Ben düşünüyorum da, konu sevdiklerimiz olunca sanırım arada sınırı aşabiliyoruz. Bende zarfı açanlardan olurdum diye düşünüyorum. Sizlerin fikrini de bilmek isterim. Sevgiyle kalın. 😊💚🌸

Yorumlar

  1. Intinya adalah bagaimana kita harus bisa berpikir jernih dan 'positive thinking' dalam menghadapi situasi. Karena sesuatu yang terlihat dan terdengar, belum tentu benar adanya. Kita harus bisa memandang sesuatu dari berbagai sudut pandang. Memang, apapun akan dilakukan untuk orang yang kita cintai.

    Semoga akhir pekanmu menyenangkan. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Saya sangat setuju dengan apa yang Anda katakan. Tentunya perlu kehati-hatian agar tidak berprasangka buruk saat melakukan pengamatan ini. Kalau tidak, pasti sulit. Jika menyangkut orang yang kita cintai, tidak mungkin kita tidak melakukan apa pun.
      Saya berharap Anda mendapatkan akhir pekan yang menyenangkan juga. 😊

      Sil
  2. Te mando un beso y te deseo un buen fin de semana.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gracias, te mando un beso y te deseo un buen fin de semana. 😊

      Sil
  3. biz türkler açarız herhalde, kızlarının günlüklerini gizlice okuyan milletiz biz, avrupalılar yapmaz bunu tabii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de bizde gizlilik biraz zor ve konu sevdiklerimiz olunca daha da merak ederiz. 😊

      Sil
  4. her şeye olumlu düşünmeliyiz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle öyle olmalıyız. Yoksa kötü düşünceler çabuk etkiler bizi. 😊

      Sil
  5. Yanıtlar
    1. Ben yapabilirim kony sevdiğim biri olunca duygu ve mantık karışabilir. 😊

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Kadıköy Boğa Heykeli

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Yazı Yazmak!

Ağaç Ev Sohbetleri 221