12 Kızgın Adam! (Film)

        12 Kızgın Adam! (12 Angry Man) (1957 - 8,8)

        Film 1957 yılı ABD yapımıdır. Filmin türü drama ve suç olarak karşımıza çıkıyor. Film çok başarılı bir yapıt olmak ile birlikte siyah beyaz olmasına rağmen oldukça anlamlı ve düşündürücü bir filmdir. Filmi izlediğinizde fikirlerin çatışmasını ve sonucun nasıl bir anda değiştiğini görmek gerçekten etkileyiciydi. Oldukça beğendiğim ve kesinlikle herkesin izlemesini isteyeceğim bir film. Emin olun sizde beğeneceksiniz. 

        Film yönetmeni kimdir?

        Sidney Lumet

        Filmin yaş sınırı nedir?

        Film yaş sınırı olarak +7 olarak gösteriyor. Ailecek izlenilecek bir film. Sadece kızgın adamları çocuklar sever mi bilemedim. 

        Film kaç saat?

        Film 1 saat 35 dakika sürüyor. 

        Filmin ana konusu nedir?

        Filmde başrolünde sadece erkeklerin olduğu ve kadın oyuncunun olmadığı bir film dersem yanlış olmaz sanırım. Filmde kentin yoksul bir bölgesinde yaşayan 18 yaşında bir gencin babasını bıçaklayarak öldürüldüğü şüphesi üzerine mahkemede karara varmaya çalışılıyor. Mahkeme salonundaki kararın netleşmesini ise jüri koltuğunda yer alan 12 adam belirliyor. Gencin suçlu veya suçsuz olduğunu bildirmeleri gerekiyor. Eğer suçlu kabul edilir ise de elektrikli sandalyede idam edilecek. Bu kararın netleşmesi için onları bir odaya alıyorlar. Odaya onları kilitleyip çıkılıyor. Odada sadece 12 adam kalıyor. Burada verilen karar ne ise herkesin o kararı vermek zorunda olmasıdır. Tek bir kişi bile farklı seçim yaparsa kabul edilmez. 

        Odaya girdikten sonra masanın etrafına sıra numaralarına göre oturuluyor ve başkan ise 1 numaralı adam oluyor. Açık bir oylama ile herkes kararını belirtilsin mi diye soruluyor ve herkes kabul ediyor. Oylamaya geçiliyor ve 11 kişi gencin suçlu olduğunu savunurken bir kişi suçsuz olarak oyunu kullanıyor. Bu 8 numaralı adamdır. Ondan sonra da kıyamet kopuyor zaten. Filmde bir tek kişinin farklı karar vermesi ve bunun üzerine konuşmak istemesi ile zorunlu olarak geriye kalan 11 kişi bunu konuşarak değiştirmek istiyorlar. Tabi bu göründüğünden kolay değildir. 

        Film ilerledikçe ve konuşmalar yeri geldiğinde çok kızgınlaşsa bile yavaş yavaş oyların rengi de değişiyor. Suçlu olduğunu düşünenler tek tek suçsuz olduğuna karar veriyor. Tabi bunu konuşarak ve deliller üzerinde durarak yapıyorlar. Bir tek kişinin diğerleri üzerinde suçsuz olma ihtimalini düşünmelerini istiyor ve bunu başarıyor. Oldukça güzel konuşmalar geçiyor. 

        Filmde dikkatimi çeken bir diğer nokta ise isim kullanılmaması. Davalı için ''Çocuk'', tanıklar için ise ''Yaşlı adam'' ve ''Karşı sokaktaki kadın'' olarak hitap ediliyor. Odadaki erkekler ise numaralar üzerinden konuşuluyor. Sadece filmin sonunda mahkeme binasından çıkmak üzere iken 8 ve 9 numaralı kişiler birbirlerine isimlerini söylüyor. Bu oldukça dikkatimi çekmişti. Aynı zamanda filme tek bir kadın oyuncunun olmaması da oldukça şaşırtıcı gelmişti bana. Birde jüri olarak kadın olmaması sadece erkek olması neden diye düşünmedim değil. Sonradan bunu araştırdım ve ABD jüri sisteminde ilk zamanlarda kadın jüri bulunmazmış. Sadece erkek jüriden oluşurmuş. Daha sonra kadın hakları ile kadınlarda jüri olmaya başlamış. Bu yüzden filmde kadın kullanılmadı diye düşünüyorum ya da bir mesaj veriyor.

        Tekrar filme gelelim. Filmde bir tek kişinin farklı bir oy kullanılması ile gencin hayatını kurtarıyor. Zaten filmde 11 kişi başta gencin hayatını da önemsiyormuş gibi görünmüyorlar. Aksine hemen sonuçlanıp çıkma derdindeler. 8 numaradaki adam ise genci ölüme gönderecek isek onun üzerine biraz tartışmaya hakkı var diyor ve emin olmadan suçlu demek istemiyor. Ki bunu yapmasa belki filmin ilk beş dakikasında genç suçlu bulunur ve idam edilirdi. Düşününce ne feci bir durum. Aslında 8 numaralı adam onlardan sadece düşünmelerini ve bu kararda net olmalarını istiyor. Çünkü kendisi net değildir. Netleşmesi için konuşmaya ve ikna edilmeye ihtiyacı vardır. Bunu da çok güzel başarıyor. Geri kalan tüm jüriyi etkisi altına alıyor. Savunmadan vazgeçmeyip devam etmesi ile de bir genç hayatından olmuyor. 

        Oldukça anlamlı ve başarılı bir film. İzlenmesi gereken filmler arasında diye düşünüyorum. Tavsiye ediyorum. Önyargıları kırmak adına izlenebilir. Bazen tek kişi olsanız bile sonunda karşınızdakiler sizinle olabilir. Bu filmde cesareti ve vazgeçmemeyi de öğretiyor. Severek izledim. Diyaloglar gayet anlaşılır ve makul. İyi seyirler dilerim. Sevgiyle kalın. 😊💜🌻