Ağaç Ev Sohbetleri 231

Ağaç Ev Sohbetleri, her hafta bir sohbet konusu belirlenip o konu hakkında duygu ve düşüncelerini yazıyorsunuz. Bu etkinliğe ilk kez katılıyorum. Fakat oldukça dikkatimi çekti. Bakalım nasıl devam edecek. Bunu ilerleyen zaman içerisinde görmek mümkün. Sizde bir blog yazarı iseniz ve haftalık konular hakkında yazmak isterseniz etkinliğe katılabilirsiniz.

       Ağaç Ev Sohbetleri, her hafta bir sohbet konusu belirlenip o konu hakkında duygu ve düşüncelerinizi yazıyorsunuz. Sizde bir blog yazarı olarak bu etkinliğe katılmak isterseniz, haftalık konular hakkında yazarak veya haftalık bir konu belirleyerek dahil olmanız yeterlidir.

        Bu haftanın konusuna gelirsek;

        "Ölümle burun buruna olduğunuz bir anda normal koşullarda asla yapmam dediğiniz bir şeyi yapar mısınız? Hayatta kalmak için ölmüş bir insanı parçalayıp yiyebilir misiniz? Hayatta kalma içgüdünüz ağır basar mı yoksa ben insanlığımı (nedir insanlık?) kaybetmeden ölmeyi yeğlerim mi dersiniz?"

        Bu haftaki konunun ilginç olması dikkatimi çekti öncelikle. Tabi aynı zamanda çok güzel bir konu olduğu da aşikar. Ağır ve de öyle hemen verilen bir cevap olmaması gerekiyor. Ki cevaplamak için de bir yaşanmışlık gerekiyor. Yoksa biraz basit cevap olur. Daha doğrusu net bir cevap olmaz. 
        Bana kalırsa genel olarak hayata asla dememek gerekiyor. Asla yapmam dediğini gün gelir yaparsın ve sen bile farkına varmazsın. Bu yüzden öncelikle büyük konuşmamakta fayda vardır. Deneyimlemeden ve hayatı yaşamadan olmaz veya yapmam dememek gerekiyor. Bunu bizzat tecrübe etmemiş olsam bile, tecrübe eden nice insan örneklerini bilirim. Ondan buna oldukça dikkat ederim. 
        Şimdi gelelim bizim soruya ölmek üzereyiz ve açlıktan ne yapacağımızı bilmiyor durumdayız. Düşünüyorum da açken ben ben olmam. Yemem dediğim her şeyi yer ve düşünmediğim şeyleri bile mideme indiririm. Evet, şuan bunun düşüncesinin ne kadar kötü olduğunu biliyorum. Fakat acı gerçek ile karşılaşınca beyin bunun farkına varmaz aksine uygulamaya geçer. Çünkü tek ihtiyacın birazcık besindir. O anda bunun nerden veya nasıl geldiğine bakacak değildir insan. 
        İşin güzel yanı bende açlık ile ilgili bir kitap okudum bu hafta ve açlığın bir insana neler yapabileceğine dair birçok örnek ile karşılaştım. Üzülerek okuduğum sayfalarda o kişinin yerinde olmamayı diledim. Başka diyecek bir şey bulamadım. Tabi olurda aç kalırsam ve seçeneğim yoksa en azından bir süre beni oyalayacak bir kaç notta aldım. Mesela ağzınıza bir tahta parçası ya da bir taş parçası ile bir süre oyalanabilir. Bu da aynı zamanda tükürük bezinin çalışmasını sağlayıp susuzluğunuzu giderebilir. Tabi ne kadar sürer o kısmı bilemiyorum. Umarım bunu yaşamak zorunda kalmayız. 
        Film veya kitaplardan örneklere değil de aslında yakın zamanda bizlerin de şahit olduğu ve duyduğu şeyler de var aslında. Üzülerek geçen sene olan depremi örnek vermek isterim. İnsanlar göçük altında kaldığında; aç ve susuz iken yapacak bir şeyleri yoktu. O anda buldukları ne ise yediler ve içtiler. Ne kadar kötü durumda olduklarını bizzat görememiş olsak bile izlediklerimizden ve duyduklarımızdan durumun çok zor olduğunu fark ettik. Umarım bir daha bunu kimse yaşamaz. O yüzden yapmam yapamam dememek gerekiyor. Yapılıyor maalesef. Tabi kimsenin bu duruma düşmesini istemem. Keşke olmasa ama olamayacak bir durumda değil. 
        Hayatta olduğumuz sürece başımıza neler geleceğini bilmiyoruz. Bazen güzellikler olduğu gibi kötü şeyler de olabiliyor. Bunu belirleyen veya seçen bizler değiliz. Bizim de gücümüzün yetmediği ve bizi aşan noktalar var. O yüzden her şeyi düşündüğümüz şu ana ve hayata göre yormamak gerekiyor. Bir bakmışız hayatımız tepetaklak olmuş ve ummadığımız yerlerde yaşamaya devam ediyoruz. O yüzden ne olursa olsun hayatımızda ''ASLA'' kelimesini kullanmamaya dikkat edelim. Bunun yerine daha güzel ve olacak şeyleri söyleyelim. 
        Dilerim hayat istemediğimiz şeyleri değil de, tam tersi dilediklerimiz altın tepside bize sunar. Her şeyin gönlümüzce olmasını dilerim. Sevgiyle kalın. 😊💜🍁   

Yorumlar

  1. La verdad no lo sé. Te mando un beso.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Admito que es una pregunta difícil. Yo también te envié un beso. 😊

      Sil
  2. amanin ya vallahi aç susuz kalmak nasıl bişeydir acaba kimse yaşamasın bunları.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok kötü olduğu bir gerçek. İnşallah kimse yaşamaz. 🤲🏻

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sevgililer Günü

Kadıköy Boğa Heykeli

Buz Prenses - Camilla Läckberg (Kitap)

Ağaç Ev Sohbetleri 223

Ömür Dediğimiz Nedir?

Yazı Yazmak!

Ağaç Ev Sohbetleri 221